Akdoğan ‘yüreklere su serpti’: Diğer cemaatler müsterih olsun
Akdoğan ‘yüreklere su serpti’: Diğer cemaatler müsterih olsun
Eski başbakan yardımcısı AKP’li vekil Yalçın Akdoğan, darbe girişiminin ardından başlatılan tasfiyelerin, ‘diğer cemaatleri kapsamayacağını’, asıl muhatabın Gülen Cemaati olduğunu söyledi.
15 Temmuz’da 246 kişinin hayatını kaybettiği darbe girişimiyle, iktidarın da kısa süre öncesine kadar arka çıktığı Gülen Cemaati’nin devlet içinde böylesine kadrolaşmış olması tartışılırken, tasfiyelerle boşalan mevkilere farklı cemaatlere mensup kişilerin yerleştirilmemesi gerektiği de yüksek sesle dillendiriliyor. Kamu kurum ve kuruluşlarda liyakata dayalı yeniden yapılanmanın altı çiziliyor.
‘Bunlar farklı cemaatlere de sızmışlar’
Haber 7’de yer alan habere göre, bu süreci kimseye zulmetmeden, insani hassasiyetleri gözeterek yönettiklerini belirten Akdoğan şöyle konuştu:, “Bunlar başarılı olsaydı ertesi gün belki binlerce insanın öldürüleceği, asılacağı bir tablo oluşacağını da unutmamak lazım. Tabi bunlar farklı cemaatler içine de sızmışlar. Bu temizlikler sırasında ya bu adamın bu yapı içerisinde hiçbir işi yoktur gibi görülebilir, yanlışlık yapıldıysa bunlar düzeltilebilir. Farklı yapılar içerisine sızmış adamların da temizlenmesi söz konusu olabilir. Bu yüzden daha serinkanlı, objektif bir şekilde bu meseleye yaklaşması önem taşıyor diye düşünüyoruz. Ama baktığımızda bu yapının birçok unsurunun, örgütlenme şemasının, yapısının, yöneticilerinin deşifre olduğunu biliyoruz.
Bundan sonra amansız bir mücadele yürütüleceğini söyleyen Akdoğan, ‘diğer cemaatler’in de ‘yüreğine su serpecek’ bir açıklamada bulundu: “Bu noktada diğer cemaatlerin müsterih olmasında fayda var. Bugüne kadar AK Parti bütün kesimlerin özgür bir ortamda güçlenmesi için elinden geleni yaptı, onlar bu sürecin muhatabı değildir. Buradaki bu hukuki sürecin muhatabı bu örgüt ve yandaşlarıdır.”
‘İyi çocuklar dönemi kapanmalı’
Akdoğan, artık ‘iyi çocuklar’ devrinin de kapanması gerektiğini savunarak, şunları söyledi: “Bunlar paralelci’ dediğimizde, ‘Nereden çıkarıyorsunuz paralelci olduğunu’ deniyordu. ‘Terörist’ dediğimizde, ‘Elinde silah mı var’ deniyordu. Mesela komutanlar diyor ki, ‘Biz sorduk adli müşavire, personele bir şey gelmedi.’ Gelmez, zaten onlar paralelciydi. Bunlar böyle iyi adamlar, şunu yapmazlar, bunu yapmazlar gibi müsamaha çok büyük tehlikelere bizi sokar. Ve gördük bunu, bu iyi çocuklar döneminin kapanması lazım.”