ISO BELGELENDİRME
Sektörler
İso Belgelendirme
Karbon Ayak İzi Hesalama
Taksim Danışmanlık Hizmetleri
Güncel Fuarlar
Önceki Sonraki
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
9-12 Eylül 2021
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe Saat: 10
Kurumsal Akademiler Konferansı
Kurumsal Akademiler Konferansı
24 Haziran 2021 | 14:00 - 16:4
Doğaya Saygı Sertifikası
Kabuk ülke Türkiye
Kabuk ülke Türkiye
 
Yaklaşan seçimler Türkiye’nin sorunlarını çözer mi? Bence Türkiye’nin sorunları için toplum hep yanlış bir yere odaklanıyor.
 
Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana Türkiye’de siyasi karmaşa hiç bitmedi. Darbeler, kapatma davaları, birbirinden nefret eden ve selamlaşmayan siyasetçiler, yolsuzluk, anayasa tartışmaları, şiddet, yasaklar ve siyasi tutuklamalar Cumhuriyet’in başından beri hep var.
 
Bu duruma güncel siyaset penceresinden değil, başka bir yönden yaklaşalım.
 
Türkiye’de olmayan şeylere bir bakalım. Türkiye’de gazetecilikle ilgili sınırlı sayıda kitap vardır. Bununla birlikte gazeteciliğin alt dallarıyla ilgili hiç kitap yoktur. Ekonomi gazeteciliği nasıl yapılır, bu konuda bir ders kitabı ya da bir referans kitabı yoktur. Spor gazeteciliği nasıl yapılır, bu konuda bir ders kitabı yoktur. Dış haberler gazeteciliği nasıl yapılır, bu konuda bir ders kitabı yoktur. Pastane işletmeciliği, eczane işletmeciliğiyle ilgili de bir kitap yoktur. Üniversite hocaları, etkili sunum yapmakla ilgili bir ders almazlar ve sınavdan geçmez. Taksi şoförlüğü için bir sınav geçmeniz gerekmez. Siyasetçiler ve özellikle muhalefet partileri, sorunların nasıl çözüleceğine ilişkin öneri üretmezler. Hangi parti muhalefette olursa olsun, ortaya üniversite eğitimi, ilköğretim, sağlık sistemi, ekonomi programları, yerel yönetimlerle ilgili üzerinde uzun uzun çalışılmış bir öneri getirmezler. Dışarıdan bakarsanız Türkiye’de bütün kurumlar, bütün meslekler var, ama nedense bir Avrupa ülkesi değiliz.
 
Bir portakal düşünün. Elinize aldığınızda hafif gelen bu portakalı soyun, içinden portakal çıkmasın. Şaşkınlığınızı gizleyemezsiniz. İşte Türkiye bu portakal gibidir. Kabuktan ibaret. İçi boş. Ama şaşırmıyoruz, çünkü kanıksadık.
 
Türkiye’de artık neredeyse herkes üniversiteden mezun oluyor. Bilgi yarışmalarında hallerini görüyoruz. Her yıl yaklaşık 50 bin lise mezunu, üniversite sınavlarında sıfır çekiyor. Bazılarının diplomaları var, ama o diploma sahiplerinin içinde bir şey yok. Sadece kabuktan ibaretler. Son dönemdeki lüks yapılaşma da bu kabuk anlayışın bir başka bir yansıması. Muhteşem okul binaları, ama içinde dünya ölçüsünde bir eğitim öğrenme ortamı yok. Kabuktan ibaretler. Madenlerimiz var, iş güvenliği uzmanlarımız var, ama güvenli işyerlerimiz ve güvenli madenlerimiz yok. Tabelası maden, içinde maden var ama güvenliği yok. O da kabuk.
 
İşini iyi yapanlar alınmasınlar, meslek unvanı taşıdığı halde mesleğini hakkıyla yapmayan çok sayıda insan var Türkiye’de. Birilerini de diploma, işyerindeki pozisyon adıyla o şekilde tanımlamanız insanları o mesleğin gerçek bir üyesi yapmaz. Eğer Türkiye’de her meslek dalının üyesi, her çalışan kendi işini etik kurallar çerçevesinde doğru olarak yapsaydı ve kendi iş kabiliyetlerini sürekli iyileştirseydi başka türlü bir ülke olurduk. Öğretmenlerimiz, madencilerimiz, müteahhitlerimiz, itfaiyecilerimiz, öğrencilerimiz, polislerimiz, işçilerimiz, doktorlarımız, hakimlerimiz, kamu idarecilerimiz, satıcılarımız, mühendislerimiz, hemşirelerimiz, avukatlarımız, taksi, minibüs, otobüs şoförlerimiz, üniversite hocalarımız ve daha sayabileceğimiz nice alanda herkes kendi işini dünya ölçüleriyle tanımlanmış kalitede yapsaydı Türkiye siyasete bu kadar önem vermezdi.
 
Kabuk bir ülke olmaktan nasıl çıkarız? Her alanda kaliteye odaklanarak. Bile bile yanlış yapmaktan vazgeçerek. Hayatımızın her alanında kaliteye odaklanarak, sorunları zamanında çözerek. Hakkımız olmayana hayır diyerek. Özellikle bu son cümlenin anlamı üstünde düşünerek ve hayatımızda uygulayarak.
Yasal Uyarı
İsfirmarehberi.com´da yer alan kullanıcıların oluşturduğu tüm içerik, görüş ve bilgilerin doğruluğu, eksiksiz ve değişmez olduğu, yayınlanması ile ilgili yasal yükümlülükler içeriği oluşturan kullanıcıya aittir. Bu içeriğin, görüş ve bilgilerin yanlışlık, eksiklik veya yasalarla düzenlenmiş kurallara aykırılığından İsfirmarehberi.com hiçbir şekilde sorumlu değildir.
Bizi Takip Edin !
Facebook Twitter Google Plus Linkedin Youtube Instagram